İşe başladığım ilk hafta, üstümün sürekli olarak bana bağırması ve yalan söylemekle suçlamasıyla başladı baskı süreci. Her fırsatta beni küçük düşürüyor ve asılsız iddialarda bulunuyordu. Başlarda bunun geçici bir durum olduğunu düşündüm ve sabretmeye çalıştım. Ancak, bu davranışlar zamanla daha da arttı. Bir gün, bu baskılara daha fazla dayanamayarak durumu insan kaynaklarıyla paylaştım. Ancak, üstümle arama sadece fiziksel bir mesafe koymak dışında başka bir adım atılmadı.
Daha sonra, başka bir ekip liderinin asistanı olarak görevlendirildim. İkinci ayımda, küçük bir hata yaptığımda yeni üstüm beni sert bir şekilde uyardı. Tekrar insan kaynaklarına giderek bu durumu anlattım. Ancak, yine yalnızca beni farklı bir bölüme geçirdiler ve herhangi bir disiplin işlemi uygulanmadı. Şirket içinde kurum kültürü eksikliği bariz bir şekilde hissediliyordu; müdürler sürekli olarak bağırıp hakaret ediyordu.
İşten ayrılmama dört ay kala, ilk üstüm tekrar işe geri döndü ve yeniden benim üstüm oldu. Başlarda davranışlarında bir değişiklik yok gibi görünse de zamanla kendi hatalarını ve diğer departmanların hatalarını benim yapıyormuşum gibi müdürüme aktarmaya başladı. Bu durumu fark ettiğimde, gerçekleri anlatmak için defalarca çabaladım ama bir sonuç alamadım. Yaşadığım bu sürekli psikolojik baskı ve haksız suçlamalar sonucunda, sağlığım ve ruhsal dengem için işimden ayrılma kararı aldım.
Bu süreçte yaşadığım zorluklar ve gördüğüm haksız muameleler beni çok yıprattı. Ancak, bu hikayemi paylaşarak benzer durumda olanlara bir umut vermek ve seslerini duyurmalarını sağlamak istiyorum.